Source text in English — View comments about this source text » | Translation #14567 |
Sunday Mornin' Comin' Down Well, I woke up Sunday morning With no way to hold my head that didn't hurt. And the beer I had for breakfast wasn't bad, So I had one more for dessert. Then I fumbled in my closet through my clothes And found my cleanest dirty shirt. Then I washed my face and combed my hair And stumbled down the stairs to meet the day. I'd smoked my mind the night before With cigarettes and songs I'd been picking. But I lit my first and watched a small kid Playing with a can that he was kicking. Then I walked across the street And caught the Sunday smell of someone's frying chicken. And Lord, it took me back to something that I'd lost Somewhere, somehow along the way. On a Sunday morning sidewalk, I'm wishing, Lord, that I was stoned. 'Cause there's something in a Sunday That makes a body feel alone. And there's nothing short a' dying That's half as lonesome as the sound Of the sleeping city sidewalk And Sunday morning coming down. In the park I saw a daddy With a laughing little girl that he was swinging. And I stopped beside a Sunday school And listened to the songs they were singing. Then I headed down the street, And somewhere far away a lonely bell was ringing, And it echoed through the canyon Like the disappearing dreams of yesterday. On a Sunday morning sidewalk, I'm wishing, Lord, that I was stoned. 'Cause there's something in a Sunday That makes a body feel alone. And there's nothing short a' dying That's half as lonesome as the sound Of the sleeping city sidewalk And Sunday morning coming down. | Pazar Sabahı Geliyor Pazar sabahı uyandım Kafamı nasıl tutarsam tutayım ağrıyordu. Ve kahvaltıda içtiğim bira fena değildi, Onun için tatlıyla birlikte bir tane daha içtim. Dolabımdaki kıyafetlerimi karıştırdım Ve en temiz kirli tişörtümü buldum. Sonra yüzümü yıkadım ve saçlarımı taradım Ve sonra günü karşılamak için sendeleyerek merdivenlerden indim. Sigaralar ve seçtiğim şarkılarla Önceki gece kafamı tüttürmüştüm. Ama ilk sigaramı yaktım ve küçük bir çocuğun Tekmelediği tenekeyle oynayışını izledim. Sonra yokun karşısına yürüdüm Ve birisinin tavuk kızartışının Pazar günü kokusunu duydum. Ve Tanrım, o koku beni yol boyunca bir yerlerde ve bir şekilde Kaybettiğim bir şeye geri götürdü. Bir Pazar sabahı kaldırımda Tanrı'dan kör kütük olmayı diledim. Çünkü Pazar günlerinde İnsanı yalnız hissettiren bir şeyler var. Ve uyuyan şehrin kaldırımının Sesi kadar yalnız ölmekten Daha kırıcı bir şey yok Ve Pazar sabahı geliyor. Parkta bir baba gördüm Salıncakta salladığı gülen küçük kızıyla birlikte. Ve bir Pazar okulunun yanında durdum Ve söyledikleri şarkıları dinledim. Sonra sokakta ilerledim Ve uzaklarda bir yerlerde yalnız bir çan çalıyordu Ve vadi boyunca yankılanıyordu Dünün kaybolan hayalleri gibi. |