Arkadaşlar, ağır olun da molla desinler [Mod: MT Bölümleri 1]
Thread poster: murat Karahan
murat Karahan
murat Karahan  Identity Verified
Türkiye
Local time: 05:26
English to Turkish
+ ...
Apr 16, 2003

Son günlerde çevirmenliğin geleceğiyle ilgili endişelerini dile getiren ancak bende çevirmenliğin bugünü bile olmadığı endişesini sürekli etkin durumda tutan bir arkadaşımızın forumda açtığı konuda ortaya atılan kişisel saptamalarda (herhangi bir dayanağınız yoksa saptırmadır) kantarın topuzunun kaçması üzerine birkaç noktaya açıklık getirmek gereği oluşmuştur.

Gönderilen mesaj sırasına göre gideceğim çünkü konu oldukça dağıtılmış
... See more
Son günlerde çevirmenliğin geleceğiyle ilgili endişelerini dile getiren ancak bende çevirmenliğin bugünü bile olmadığı endişesini sürekli etkin durumda tutan bir arkadaşımızın forumda açtığı konuda ortaya atılan kişisel saptamalarda (herhangi bir dayanağınız yoksa saptırmadır) kantarın topuzunun kaçması üzerine birkaç noktaya açıklık getirmek gereği oluşmuştur.

Gönderilen mesaj sırasına göre gideceğim çünkü konu oldukça dağıtılmış ve araya pekçok ilgisiz ve düşündürücü kişisel yorumlar tıkıştırılmıştır.

Önce Şenay\'dan başlayalım, ODTÜ\'de çeviri bölümü yoktur. Boğaziçi ve ODTÜ mezunu iki çevirmenin sizin çalıştığınız büronun deneme çevirisini yapamamaları sizin niteliklerinizi en ufak bir şekilde değiştirmez. Ayrıca mükemmel çevirmen dediğiniz şey de ancak bir muammadan ibarettir. Alandan alana zıplayıp, şunu da yaparım, bunu da yaparım, Evropa toprağı çiğnedim, yabancı dilim iyi, her konuda çeviri diye ortalıkta dolaşanlar olduğu sürece mesleğin bugünü olduğu bile muallaktadır. Tercüme bürolarına gelince; bugüne kadar tercüme bürosu deneyimim kısa özgeçmişimde yer alamayacak kadar kısa bir süre olarak kalmıştır (15 saniyelik bir telefon görüşmesi) ve çalıştıkları rakamlar amele rakamları üzerine çıkmadığı sürece 15 saniye olarak kalmaya devam edecektir.

Şimdi gelelim öteki arkadaşların uzun uzun cevap gerektiren en azından içerikli ve dokunaklı mesajlarına. Şule Hanım, bir MT mezunu olarak sadece mezunu olduğunuz bölümle ilgili yorumda bulunabilirsiniz, meğer ki öteki \"saygın\" üniversitelerdeki bölümleri gidip inceleme imkanınız olduysa. Tüm Mütercim-Tercümanlık bölümleri için ortak bir yargıda bulunabileceğinizi sanmıyorum. Düşündüğünüzün aksine Mütercim-Tercümanlık bölümleri çevirmen yetiştirir. Mezunlarının %1 ya da %2\'sinin çevirmen olduğu düşüncesine de katılmıyorum, ben en azından %90 çevirmenlikle uğraştığımı söyleyebilirim.

Bu noktayı sizin bahsettiğiniz mezunların çevirmenlik yapmama durumuna Selcuk Akyüz\'ün getirdiği açıklamayı da katarak açıklama yapmak yerinde olacaktır. Mütercim-Tercümanlık bölümü öğrencilerinin çoğunun bayan olduğu doğrudur. Bu konuda size kısa bir fizyolojik bilgi, bazı noktaları açığa kavuşturabilir; Kadınların beyninde iki konuşma merkezi bulunduğunu okumuştum, bu konuda kaynak veremeyeceğim şu anda, bu da benim eksikliğim olsun. Onun dışında lisede sosyal sınıflardaki dağılıma bakacak olursanız, Mütercim-Tercümanlık bölümlerinde neden böyle bir oransızlık olduğunu anlayabilirsiniz, ki aynı oransızlık öteki dil bölümlerinde de mevcuttur. Bu aşamada ülkenin bazı gerçeklerini bilmeden \"Mütercim-Tercümanlık mezunları çevirmenlik yapmıyor\" demek, bırakın demeyi diyebilmek, sadece torpil patlatmak olur. Tutup bu noktada sen biliyor musun diyebilirdiniz fakat benim bildiğim yönünde bir iddiam yok. Ortaya bir görüş atan sizlersiniz ve bu durumda şu açılardan görüşlerinizi sorgulamak isterim:

1 - Üniversiteden mezun olanların yüzde kaçı eğitimini aldıkları branşlarda çalışıyorlar ve bu oran bölümden bölüme ne gibi farklılıklar gösteriyor?

2 - Üniversiteden mezun olan bayan öğrencilerin yüzde kaçı çalışma hayatına giriyor?

3 - Üniversite sınavında %1\'lik dilimde yer alan (Bilkent\'i bilmiyorum) ve düz liselerde yeterli eğitimi verilmeyen yabancı dille ilgili bölümlerde okuyanların gelir sınıflarına göre dağılımları nedir ve buradan hareketle, köle fiyatlarına çalışmaya ihtiyaçları var mıdır?

Lütfen, elinizde veri yoksa uzun araştırmalar gerektirebilecek bu konularda yorumda bulunmaktan kaçının.

Şule Hanım. mezunu olduğunuz bölümün tanıtım sayfasından iki alıntı:

1- Çeviri dersleri, ekonomi, hukuk, teknik, tıp, kitle iletişim, sosyal bilimler ve edebiyat alanlarını içermektedir. Öğrencilerin, değişik alanları kapsayan konferans ortamlarında bulunmaları da sağlanmaktadır.

2- \"Mezunlarımız, kamu ve özel kuruluşların mütercim-tercüman kadrolarında, özel sektörde, çeviri bürolarında, halkla ilişkiler bölümlerinde, bankaların kambiyo ve dış ilişkiler servislerinde görev yapmaktadırlar. \"

Akademisyenlerle ilgili yorumunuza gelince, akademisyenlerin hangi branş olursa olsun piyasaya iş yapmalarının yasak olduğunu bilmiyorsunuz herhalde. Bilkent\'i bilemem, söyledikleriniz belki de o bölüm için geçerli olabilir ancak Boğaziçi Üniversitesi\'nde dersler aktif çeviri yapmış akademisyenler ve özel uzmanlık isteyen bazı dersler de uzmanlar (alaylı tabir ettikleriniz) tarafından uzun yıllardır verilmektedir. Bölümde CAT dersleri de bilgisayar laboratuarında veriliyor ayrıca CAT\'lerin sadece yüksek tekrarın olduğu belirli çeviri uygulamalarında geçerli olduğunu unutmamak gerekir. Proz\'a gelince, geçen sene bölüm toplantısı nedeniyle bilgisayar lab\'ında yapılan derste, hele bir de eski forumun olduğunu da hesaba katarsak çok keyifli dakikalar geçirmiştik. Sizinle ilgili olarak söyleyebileceklerim bu kadar.



Selçuk arkadaşım, ben o bahsettiğim MT mezunlarındanım ve dediğin gibi piyasaya erken girenlerdenim. Bu bölümlerdeki bayan mezunlarla ilgili yukarıda birkaç lakırdı ettim, daha fazla uzatmaya gerek yok. Şule\'yle birlikte içine düştüğünüz yanılgı yöntemdir, kişisel gözlemlerinizi genele vuramazsınız. Ben de ortaya şöyle bir sav atayım, benim sınıfımdaki bayan mezunların yarısı aktif olarak çevirmenlik yapıyor. Hadi gel de öyle değil de.

Senin sözlerinle \"Kimse tercüman olarak doğmuyor; eğitim şart. Eğitim de yetmiyor, çalışmak araştırmak gerekli.\" Buna katılmamak elde değil, ancak katılmadığım görüşün şu \" Hukuktan, inşaattan, tekstilden, bilgisayardan, şundan bundan anlamak lazım.\" Hayır efendim, çevirmen her bir halttan anlamak zorunda değil, öyle bir mükemmel-omnipotent çevirmen kavramı ancak hayali olabilir. Aslolan uzmanlaşmadır, nokta. Zaten Mütercim-Tercümanlık bölümlerinde epeydir devam eden bir uygulama var, o da bir alanda yetişmiş öğrencilere çeviri eğitimi vermek ve bu konuda gayet başarılı örnekler mevcut. Örneğin yeni mezun bir doktor ya da mühendis şapkasını önüne koyar ve meslekte iyi para kazanabileceği yılların ne kadar uzakta olduğunu görür, branşımla ilgili teknik çeviri yaparım daha iyi derse master düzeyinde çeviri eğitimi alabiliyor.

Alaylı-mektepli çatışmasının en sık görüldüğü alanlardan biri de müzik. Burada öyle bir örnek vermek de yakışık alır çünkü amiyane tabirle sık sık forumda \"alayım sazı elime, basayım şöyle bam teline\" şeklinde yazılar görmek mümkün. İsimler yanlış olabilir, önemli olan fikir; Vakti zamanında konservatuar mezunu mektepli Schubert, alaylı Liszt\'in konserini dinlemeye gider. Konser sonrasında eseri nasıl bulduğunu sorduklarında şöyle bir açıklama yapar \"Liszt bir konservatuar öğrencisine okulda verilemeyecek pek çok özelliğe sahip, öte yandan konservatuar öğrencilerinin çoğunda bulunan bazı temel niteliklerden yoksun.\"

Uzaması gerekiyordu uzattım, daha da uzatacağım.

Keçilerin olmadığı yerde görüşmek dileğiyle.





[Subject edited by staff or moderator 2005-05-20 02:59]

[Subject edited by staff or moderator 2005-05-20 03:01]
Collapse


 
shule
shule  Identity Verified
Local time: 05:26
English to Turkish
+ ...
Yanlış anlayanlara bazı açıklamalar: Apr 16, 2003

1.

\"Şule Hanım, bir MT mezunu olarak sadece mezunu olduğunuz bölümle ilgili yorumda bulunabilirsiniz, meğer ki öteki \"saygın\" üniversitelerdeki bölümleri gidip inceleme imkanınız olduysa. Tüm Mütercim-Tercümanlık bölümleri için ortak bir yargıda bulunabileceğinizi sanmıyorum.\"



EN AZINDAN \"BİLKENT MEZUNLARI\" İÇİN DURUM BU YAZDIĞIMI HATIRLIYORUM.BAŞTA YAPTIĞIM GENELLEMEYİ KISITLAYAN BU İFADE SİZİ TATMİN ETMEMİŞSE YİNELEYEY�
... See more
1.

\"Şule Hanım, bir MT mezunu olarak sadece mezunu olduğunuz bölümle ilgili yorumda bulunabilirsiniz, meğer ki öteki \"saygın\" üniversitelerdeki bölümleri gidip inceleme imkanınız olduysa. Tüm Mütercim-Tercümanlık bölümleri için ortak bir yargıda bulunabileceğinizi sanmıyorum.\"



EN AZINDAN \"BİLKENT MEZUNLARI\" İÇİN DURUM BU YAZDIĞIMI HATIRLIYORUM.BAŞTA YAPTIĞIM GENELLEMEYİ KISITLAYAN BU İFADE SİZİ TATMİN ETMEMİŞSE YİNELEYEYİM, VERDİĞİM ÖRNEKLER 1. DERECEDEN \"BİLKENT MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜ MEZUNLARINI\", GENEL ANLAMDA İSE \"YENİ NESİL\" TRIN(MT) MEZUNLARINI KONU ALMAKTADIR.



2.

\"Düşündüğünüzün aksine Mütercim-Tercümanlık bölümleri çevirmen yetiştirir. Mezunlarının %1 ya da %2\'sinin çevirmen olduğu düşüncesine de katılmıyorum, ben en azından %90 çevirmenlikle uğraştığımı söyleyebilirim.\"



BU BİR DÜŞÜNCE DEĞİL KENDİ BÖLÜMÜMLE İLGİLİ GÖZLEMLEDİĞİM BİR GERÇEKTİR. DOLAYISIYLA HAYIR SENİN BÖLÜMÜNDEKİLER ÇEVİRMEN OLUYOR, SEN BİLMİYORSUN AMA BEN BİLİYORUM ŞEKLİNDE BİR İDDİANIZ OLABİLECEĞİNİ SANMIYORUM.



3.

\"Mütercim-Tercümanlık bölümü öğrencilerinin çoğunun bayan olduğu doğrudur. Bu konuda size kısa bir fizyolojik bilgi, bazı noktaları açığa kavuşturabilir; Kadınların beyninde....\"



SAĞOLUN, GERÇEKLİĞİNİ BİR ÇOK İNSANIN BİLDİĞİ BU BİLİMSEL YARGI OLMASA ANLAŞILAN BÖLÜMÜMDEKİ ERKEK SAYISINA DA İTİRAZ EDECEKSİNİZ...



4.

\"Bu aşamada ülkenin bazı gerçeklerini bilmeden \"Mütercim-Tercümanlık mezunları çevirmenlik yapmıyor\" demek, bırakın demeyi diyebilmek, sadece torpil patlatmak olur.\"



BKZ.2



5.

\"Tutup bu noktada sen biliyor musun diyebilirdiniz fakat benim bildiğim yönünde bir iddiam yok.\"



O HALDE...



6.

Ortaya bir görüş atan sizlersiniz ve bu durumda şu açılardan görüşlerinizi sorgulamak isterim:

1 - Üniversiteden mezun olanların yüzde kaçı eğitimini aldıkları branşlarda çalışıyorlar ve bu oran bölümden bölüme ne gibi farklılıklar gösteriyor?

2 - Üniversiteden mezun olan bayan öğrencilerin yüzde kaçı çalışma hayatına giriyor?

3 - Üniversite sınavında %1\'lik dilimde yer alan (Bilkent\'i bilmiyorum) ve düz liselerde yeterli eğitimi verilmeyen yabancı dille ilgili bölümlerde okuyanların gelir sınıflarına göre dağılımları nedir ve buradan hareketle, köle fiyatlarına çalışmaya ihtiyaçları var mıdır?\"



SİZ BU KONUDA KENDİ ÜNİVERİSTEM VE KENDİ BÖLÜMÜM HAKKINDAKİ GÖZLEMLERİM DOĞRULTUSUNDA VERDİĞİM BİLGİYE DAHİ İTİRAZ EDERKEN, İSTATİSTİKİ BİLGİ GEREKTİREN BÖYLE BİR KONUDAKİ TAHMİNLERİMİ KENDİME SAKLAMAYI UYGUN GÖRÜYORUM. EĞER SİZİN BU KONUDA BİR BİLGİNİZ VARSA BİZİ DE AYDINLATABİLİRSİNİZ. MAHKEMEDE OLMADIĞIMIZA GÖRE İSPAT YÜKÜ DE BİZE AİT DEĞİL.



7.

\"1- Çeviri dersleri, ekonomi, hukuk, teknik, tıp, kitle iletişim, sosyal bilimler ve edebiyat alanlarını içermektedir. Öğrencilerin, değişik alanları kapsayan konferans ortamlarında bulunmaları da sağlanmaktadır.

2- \"Mezunlarımız, kamu ve özel kuruluşların mütercim-tercüman kadrolarında, özel sektörde, çeviri bürolarında, halkla ilişkiler bölümlerinde, bankaların kambiyo ve dış ilişkiler servislerinde görev yapmaktadırlar. \"



MEZUN OLDUĞUM OKULU SİZİN WEB SAYFASINDAKİ TANITIMDAN EDİNDİĞİNİZ BİLGİLERDEN DAHA İYİ TANIDIĞIMA İTİRAZ EDEMEZSİNİZ SANIRIM. ÜNİVERSİTENİN \"HER NE KADAR MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜMÜZ MEZUNLARININ PİYASAYA ÇEVİRMEN OLARAK GİRDİKLERİ VE BU AlANDA TUTUNABİLDİKLERİ PEK GÖRÜLMESE DE ÇOK İYİ GAZETECİ, PAZARLAMACI, BÜROKRAT, DANIŞMAN..VS. YETİŞTİRİRİZ.\" DEMESİNİ BEKLEDİĞİNİZİ SANMIYORUM.



8.

\"Akademisyenlerle ilgili yorumunuza gelince, akademisyenlerin hangi branş olursa olsun piyasaya iş yapmalarının yasak olduğunu bilmiyorsunuz herhalde.\"



AKADEMİSYENLERİN PİYASAYLA İÇİ İÇE OLMASI DEMEK İLLAKİ AYNI ANDA İŞ YAPMALARINI GEREKTİRMEZ. SİZİN DE BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ İLE İLGİLİ VERDİĞİNİZ ÖRNEKTE OLDUĞU GİBİ DAHA ÖNCE ÇALIŞMIŞ HALEN DE İLİŞKİ İÇERİSİNDE OLMALARI MÜMKÜNDÜR.



9.

\"CAT\'lerin sadece yüksek tekrarın olduğu belirli çeviri uygulamalarında geçerli olduğunu unutmamak gerekir.\"



AKSİNİ İDDİA ETMEDİM, ANCAK BİR ÇEVİRMEN MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜNDE CAT ARAÇLARINI ÖĞRENMEDİYSE KENDİ KENDİNE ÖĞRENMESİ MÜMKÜN FAKAT ÇOK DAHA ZORDUR. (TECRÜBEYLE SABİT.)



10.

\"Ben de ortaya şöyle bir sav atayım, benim sınıfımdaki bayan mezunların yarısı aktif olarak çevirmenlik yapıyor. Hadi gel de öyle değil de.\"



KİŞİSEL GÖZLEMLERİME KARŞI GÖSTERDİĞİNİZ TAVIRIN NE DERECE TUTARSIZ OLDUĞUNU KENDİ CÜMLENİZLE DE İFADE ETTİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER.



\"AĞIR OL DA MOLLA DESİNLER\" TARZI İKİ YÜZLÜ BİR ANLAYIŞTANSA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ, SEVİYELİ TARTIŞMAYI VE TECRÜBELERİMİZİ BİRBİRİMİZLE PAYLAŞMAYI SAVUNDUĞUMU BELİRTMEK İSTİYORUM. DİKKATLE VE ÖNYARGISIZ OKUYACAK OLURSANIZ BİRBİRİMİZDEN FARKLI ŞEYLER SÖYLEMEDİĞİMİZİ DE GÖRECEKSİNİZDİR.



UMARIM GELECEKTE TRIN BÖLÜMLERİNİN KALİTESİ ARTAR, BU BÖLÜMLERE GERÇEKTEN ÇEVİRMEN OLMAK İSTEYENLER GİRER, VE BEN DE TRIN BÖLÜMLERİ ÇOK İYİ MÜTERCİM-TERCÜMANLAR YETİŞTİRİR DİYE BİR GENELLEME YAPABİLİRİM. YOKSA DEVE KUŞU GİBİ KAFAMI KUMA GÖMÜP \"BİLKENT MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜ\" MEZUNLARININ ÇOĞU HARİKA ÇEVİRMENLER OLUR DEMEMİN KİMSEYE BİR FAYDASI OLACAĞINI SANMIYORUM. AĞIR OLUP SUSMAKTANSA KENDİ BÖLÜMÜMÜZÜ DAHİ ELEŞTİREREK STATÜKOYU DEĞİŞTİREBİLECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM.



HERKESE İYİ ÇALIŞMALAR...



Şule Bülbül



Collapse


 
Selcuk Akyuz
Selcuk Akyuz  Identity Verified
Türkiye
Local time: 05:26
English to Turkish
+ ...
uzmanlaşma Apr 16, 2003

Çeviride uzmanlaşma şart, buna ben de inanıyorum. Ama mevcut piyasa şartlarında kişi ancak çok uzun yıllar sonra bir(kaç) alanda uzmanlaşabili(yo)r.

\" Hukuktan, inşaattan, tekstilden, bilgisayardan, şundan bundan anlamak lazım.\" demiştim, yine de diyorum, ama bahsettiğim şey bunlarda uzmanlaşmak değil, sadece çevirdiği metni genel olarak anlayabilecek kadar bilgi sahibi olmak. Bahsettiğim şey, kişinin (daha doğrusu sadece dil bilen kişinin) çevirmen olamaya
... See more
Çeviride uzmanlaşma şart, buna ben de inanıyorum. Ama mevcut piyasa şartlarında kişi ancak çok uzun yıllar sonra bir(kaç) alanda uzmanlaşabili(yo)r.

\" Hukuktan, inşaattan, tekstilden, bilgisayardan, şundan bundan anlamak lazım.\" demiştim, yine de diyorum, ama bahsettiğim şey bunlarda uzmanlaşmak değil, sadece çevirdiği metni genel olarak anlayabilecek kadar bilgi sahibi olmak. Bahsettiğim şey, kişinin (daha doğrusu sadece dil bilen kişinin) çevirmen olamayacağı. Hayatın her alanıyla ilgili genel bilgi, belli başlı alanlarda biraz daha ayrıntılı bilgi sahibi olmak ve tabii ideal olarak da bir iki alanda uzmanlaşmak.



Tercüme bürolarına iş yapan bir tercüman ben sadece psikoloji çevirisi yaparım, MT bölümünden mezun olduktan sonra psikoloji master ve doktorası yaptım, bu vekaletnameyi çeviremem diyebilir mi! Diyebilir tabii, ama bir daha da iş alamaz o bürodan. Bir piyasa tercümanı hukuk, inşaat, finans ve günümüzde bilgisayar ve iletişim konularından genel olarak anlamak durumundadır. Ve yeni mezun bir arkadaş bu konularda genel bilgisi yoksa kendisini GELİŞTİRMELİDİR.

Uzmanlaşma daha sonraki bir aşamadır ama önemi kesinlikle yadsınamaz.



İyi çalışmalar



Collapse


 
murat Karahan
murat Karahan  Identity Verified
Türkiye
Local time: 05:26
English to Turkish
+ ...
TOPIC STARTER
Efendim?? Apr 16, 2003

[quote]

On 2003-04-16 13:46, shule wrote:



0.9 Çünkü \"Çünkü BOĞAZİÇİ, HACETTEPE, BİLKENT gibi çok saygın üniversitelerde kurulmalarına rağmen bu bölümler her sene bir kaç parlak öğrencinin (şimdiye kadar sayıları 4\'ü aşmadı) simultane çeviri yapmak üzere yetiştirilmesi dışında \"Çevirmen\" YETİŞTİRMEZ. Mezunlarının ancak %1 ya da 2\'si çevirmenliği bir meslek olarak görür. En azından Bilkent Mütercim-Tercümanlık Bölümü için durum bu.\"

Hangi ifadeniz geçerli, bu üç üniversite için söyledikleriniz mi, Bilkent için söyledikleriniz mi? Başta yaptığınız genellemeyi sınırlayacaksanız niye yaptınız?



Bir not, belki okunaklı olması için yazmış olabilirsiniz ama büyük harfle yazmak internette bağırmak anlamına gelir.





1. \"Şule Hanım, bir MT mezunu olarak sadece mezunu olduğunuz bölümle ilgili yorumda bulunabilirsiniz, meğer ki öteki \"saygın\" üniversitelerdeki bölümleri gidip inceleme imkanınız olduysa. Tüm Mütercim-Tercümanlık bölümleri için ortak bir yargıda bulunabileceğinizi sanmıyorum.\"



EN AZINDAN \"BİLKENT MEZUNLARI\" İÇİN DURUM BU YAZDIĞIMI HATIRLIYORUM.BAŞTA YAPTIĞIM GENELLEMEYİ KISITLAYAN BU İFADE SİZİ TATMİN ETMEMİŞSE YİNELEYEYİM, VERDİĞİM ÖRNEKLER 1. DERECEDEN \"BİLKENT MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜ MEZUNLARINI\", GENEL ANLAMDA İSE \"YENİ NESİL\" TRIN(MT) MEZUNLARINI KONU ALMAKTADIR.



1.9 Konservatuar örneğiyle ilgili bir yorumunuz olmadığına göre oradan devam edelim. Konservatuardan mezun olan herkes virtüöz olmaz, olamaz. Olabileceğini sanmadığınız bir iddiamı gündeme getirmişsiniz, teşekkür ederim.



2.

\"Düşündüğünüzün aksine Mütercim-Tercümanlık bölümleri çevirmen yetiştirir. Mezunlarının %1 ya da %2\'sinin çevirmen olduğu düşüncesine de katılmıyorum, ben en azından %90 çevirmenlikle uğraştığımı söyleyebilirim.\"



BU BİR DÜŞÜNCE DEĞİL KENDİ BÖLÜMÜMLE İLGİLİ GÖZLEMLEDİĞİM BİR GERÇEKTİR. DOLAYISIYLA HAYIR SENİN BÖLÜMÜNDEKİLER ÇEVİRMEN OLUYOR, SEN BİLMİYORSUN AMA BEN BİLİYORUM ŞEKLİNDE BİR İDDİANIZ OLABİLECEĞİNİ SANMIYORUM.



2.9 Bilgi, gerçek, yargı ve yorum kelimelerini kullanışımızda bir farklılık var ama çözebilmiş değilim.



3.

\"Mütercim-Tercümanlık bölümü öğrencilerinin çoğunun bayan olduğu doğrudur. Bu konuda size kısa bir fizyolojik bilgi, bazı noktaları açığa kavuşturabilir; Kadınların beyninde....\"



SAĞOLUN, GERÇEKLİĞİNİ BİR ÇOK İNSANIN BİLDİĞİ BU BİLİMSEL YARGI OLMASA ANLAŞILAN BÖLÜMÜMDEKİ ERKEK SAYISINA DA İTİRAZ EDECEKSİNİZ...



3.9 Bkz. 4\'teki alıntım.



4.

\"Bu aşamada ülkenin bazı gerçeklerini bilmeden \"Mütercim-Tercümanlık mezunları çevirmenlik yapmıyor\" demek, bırakın demeyi diyebilmek, sadece torpil patlatmak olur.\"



BKZ.2



4.9 Neyi bilmediğini bilmek de bilmektir.

O halde ne?



5.

\"Tutup bu noktada sen biliyor musun diyebilirdiniz fakat benim bildiğim yönünde bir iddiam yok.\"



O HALDE...



5.9 Bilgi ve tahminleriniz itiraza ve eleştiriye açıktır, çünkü bir gerçek değildir.

Gerçek: Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, hakikî.





6.

Ortaya bir görüş atan sizlersiniz ve bu durumda şu açılardan görüşlerinizi sorgulamak isterim:

1 - Üniversiteden mezun olanların yüzde kaçı eğitimini aldıkları branşlarda çalışıyorlar ve bu oran bölümden bölüme ne gibi farklılıklar gösteriyor?

2 - Üniversiteden mezun olan bayan öğrencilerin yüzde kaçı çalışma hayatına giriyor?

3 - Üniversite sınavında %1\'lik dilimde yer alan (Bilkent\'i bilmiyorum) ve düz liselerde yeterli eğitimi verilmeyen yabancı dille ilgili bölümlerde okuyanların gelir sınıflarına göre dağılımları nedir ve buradan hareketle, köle fiyatlarına çalışmaya ihtiyaçları var mıdır?\"



SİZ BU KONUDA KENDİ ÜNİVERİSTEM VE KENDİ BÖLÜMÜM HAKKINDAKİ GÖZLEMLERİM DOĞRULTUSUNDA VERDİĞİM BİLGİYE DAHİ İTİRAZ EDERKEN, İSTATİSTİKİ BİLGİ GEREKTİREN BÖYLE BİR KONUDAKİ TAHMİNLERİMİ KENDİME SAKLAMAYI UYGUN GÖRÜYORUM. EĞER SİZİN BU KONUDA BİR BİLGİNİZ VARSA BİZİ DE AYDINLATABİLİRSİNİZ. MAHKEMEDE OLMADIĞIMIZA GÖRE İSPAT YÜKÜ DE BİZE AİT DEĞİL.



6.9 \"DEMESİNİ BEKLEDİĞİNİZİ SANMIYORUM\" dediğiniz şeyi bölümünüz zaten söylüyor. O halde bu hayret niye?



7.

\"1- Çeviri dersleri, ekonomi, hukuk, teknik, tıp, kitle iletişim, sosyal bilimler ve edebiyat alanlarını içermektedir. Öğrencilerin, değişik alanları kapsayan konferans ortamlarında bulunmaları da sağlanmaktadır.

2- \"Mezunlarımız, kamu ve özel kuruluşların mütercim-tercüman kadrolarında, özel sektörde, çeviri bürolarında, halkla ilişkiler bölümlerinde, bankaların kambiyo ve dış ilişkiler servislerinde görev yapmaktadırlar. \"



MEZUN OLDUĞUM OKULU SİZİN WEB SAYFASINDAKİ TANITIMDAN EDİNDİĞİNİZ BİLGİLERDEN DAHA İYİ TANIDIĞIMA İTİRAZ EDEMEZSİNİZ SANIRIM. ÜNİVERSİTENİN \"HER NE KADAR MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜMÜZ MEZUNLARININ PİYASAYA ÇEVİRMEN OLARAK GİRDİKLERİ VE BU AlANDA TUTUNABİLDİKLERİ PEK GÖRÜLMESE DE ÇOK İYİ GAZETECİ, PAZARLAMACI, BÜROKRAT, DANIŞMAN..VS. YETİŞTİRİRİZ.\" DEMESİNİ BEKLEDİĞİNİZİ SANMIYORUM.



7.9 Mesela ne gerektirir? Sizce bu piyasa baz alınabilecek bir ortam oluşturuyor mu? Bu işin sadece gerçekleri mi, yoksa bunun yanısıra hatta öncelikli olarak doğruları mı öğretilmeli?



8.

\"Akademisyenlerle ilgili yorumunuza gelince, akademisyenlerin hangi branş olursa olsun piyasaya iş yapmalarının yasak olduğunu bilmiyorsunuz herhalde.\"



AKADEMİSYENLERİN PİYASAYLA İÇİ İÇE OLMASI DEMEK İLLAKİ AYNI ANDA İŞ YAPMALARINI GEREKTİRMEZ. SİZİN DE BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ İLE İLGİLİ VERDİĞİNİZ ÖRNEKTE OLDUĞU GİBİ DAHA ÖNCE ÇALIŞMIŞ HALEN DE İLİŞKİ İÇERİSİNDE OLMALARI MÜMKÜNDÜR.



8.9 Aksini iddia ettiğinizi söyleyen yok, sadece çevirmenlerin CAT\'lerden ne kadar bihaber olduğundan dem vururken bunu da göz önünde bulundurun diye söyledim. Eğer Mütercim-Tercümanlık mezunu bir öğrenci CAT\'den bihaber mezun olabiliyorsa 1. derecede ayıbı bölümün, 2. derecede ayıp da kendisinindir. Ben CAT kullanmıyorum çünkü seçtiğim alanda bir işlerliği olamaz, tam tersine hatları karıştırabilir.



9.

\"CAT\'lerin sadece yüksek tekrarın olduğu belirli çeviri uygulamalarında geçerli olduğunu unutmamak gerekir.\"



AKSİNİ İDDİA ETMEDİM, ANCAK BİR ÇEVİRMEN MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜNDE CAT ARAÇLARINI ÖĞRENMEDİYSE KENDİ KENDİNE ÖĞRENMESİ MÜMKÜN FAKAT ÇOK DAHA ZORDUR. (TECRÜBEYLE SABİT.)



9.9 Bu tavır tutarsız ise bkz. kendi görüşleriniz. Burada söz konusu ettiğim tutarsızlık değil, temelsizlik, mesnetsizliktir.



10.

\"Ben de ortaya şöyle bir sav atayım, benim sınıfımdaki bayan mezunların yarısı aktif olarak çevirmenlik yapıyor. Hadi gel de öyle değil de.\"



KİŞİSEL GÖZLEMLERİME KARŞI GÖSTERDİĞİNİZ TAVIRIN NE DERECE TUTARSIZ OLDUĞUNU KENDİ CÜMLENİZLE DE İFADE ETTİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER.



\"Ağır ol da molla desinler\" tarzı iki yüzlü değil doğrudan bir tavırdır, açık kapı bırakmayacağını düşünüyordum ama yanılmışım. Sadece madalyonun öteki yüzünü göstermek açısından iki yüzlü olduğunu düşündürebilir, böyle düşünmek için de ben şahsen bir hayli güç sarfetmek gerektiği kanısındayım. Dar kapsamlı, öznel bir tüme varımcı yaklaşım sergiledikten sonra seviyeden ve önyargıdan söz etmek bana ters geliyor. Bir şeyi unutmayın, akademisyenler doğru bildiklerini yapıyor. Şu anda eski hocalarınızdan herhangi biriyle görüşüp onlara tersine bilgi akışı ihsan ediyor musunuz? İhsan kelimesi alay amaçlı söylenmemiştir. Ya da okuduğunuz sırada hiç \"hocam, bu verdiğiniz bilgiler gayet güzel ama gerçek dünyada karşılığı var mı\" diye hocalarınızı sorguladınız mı? Sorguladıysanız, eğer, kafayı kuma gömenlerden değilsiniz demektir. Ben bu konuda hocalarımla kanlı bıçaklı olmuşumdur ama şu anda o hocalarımın yanında bir branş dersi veriyorum.

Bölümü eleştirmenin yeri proz gibi melez bir ortam değildir. Hacettepe mezunlarının yaptığı gibi yahoo üzerinde bir grup kurup bazı konuları orada ele alırsınız ve uzlaştığınız noktalarda hocalarınıza bilgi aktarımını gerçekleştirirsiniz. Burada kimin nezdinde bölümle ilgili neyi tartışıyorsunuz? Burada kimi kime, ne amaçla şikayet ediyorsunuz? Bir şey, onun düzelmesini ummakla düzelmez, bu konuda daha gayretli olmak yakışır davranıştır.



Statüko\'ya gelince, zaten değişiyor, şu anda Hacettepe\'de de, Boğaziçi\'nde de Mütercim-Tercümanlık bölümü mezunları öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı. Bundan önceki hocalarınızın ağırlıklı olarak hangi bölümlerden geldiğini düşünecek olursanız bunun beraberinde ne gibi sonuçlar getireceğini gerçekçi bir şekilde tahmin etmek zor olmasa gerek.

Buraya kadar okuyan olduysa kutlarım....



\"AĞIR OL DA MOLLA DESİNLER\" TARZI İKİ YÜZLÜ BİR ANLAYIŞTANSA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ, SEVİYELİ TARTIŞMAYI VE TECRÜBELERİMİZİ BİRBİRİMİZLE PAYLAŞMAYI SAVUNDUĞUMU BELİRTMEK İSTİYORUM. DİKKATLE VE ÖNYARGISIZ OKUYACAK OLURSANIZ BİRBİRİMİZDEN FARKLI ŞEYLER SÖYLEMEDİĞİMİZİ DE GÖRECEKSİNİZDİR.



UMARIM GELECEKTE TRIN BÖLÜMLERİNİN KALİTESİ ARTAR, BU BÖLÜMLERE GERÇEKTEN ÇEVİRMEN OLMAK İSTEYENLER GİRER, VE BEN DE TRIN BÖLÜMLERİ ÇOK İYİ MÜTERCİM-TERCÜMANLAR YETİŞTİRİR DİYE BİR GENELLEME YAPABİLİRİM. YOKSA DEVE KUŞU GİBİ KAFAMI KUMA GÖMÜP \"BİLKENT MÜTERCİM-TERCÜMANLIK BÖLÜMÜ\" MEZUNLARININ ÇOĞU HARİKA ÇEVİRMENLER OLUR DEMEMİN KİMSEYE BİR FAYDASI OLACAĞINI SANMIYORUM. AĞIR OLUP SUSMAKTANSA KENDİ BÖLÜMÜMÜZÜ DAHİ ELEŞTİREREK STATÜKOYU DEĞİŞTİREBİLECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM.



HERKESE İYİ ÇALIŞMALAR...



Şule Bülbül





 
Özden Arıkan
Özden Arıkan  Identity Verified
Germany
Local time: 04:26
Member
English to Turkish
+ ...
Ne olacak bu memleketin hali? Apr 17, 2003

Bana kalırsa ne olacak mesleğimizin geleceği diye bu kadar kendimizi hırpalamanın anlamı yok. Türkiye\'de herhangi bir şeyin geleceği ne ise çevirmenliğin geleceği de üç aşağı beş yukarı odur. Hem biz niye kendimizi bu kadar üzüyoruz ki? Politikacılar, askerler falan oturup düşünsün bir de, ne olacak bu ülkede bizim geleceğimiz diye.



Hiçbirinizin söylediklerinde bana \"hadi canım olur mu\" falan dediren bir şey yok sanırım, hepiniz belli pe
... See more
Bana kalırsa ne olacak mesleğimizin geleceği diye bu kadar kendimizi hırpalamanın anlamı yok. Türkiye\'de herhangi bir şeyin geleceği ne ise çevirmenliğin geleceği de üç aşağı beş yukarı odur. Hem biz niye kendimizi bu kadar üzüyoruz ki? Politikacılar, askerler falan oturup düşünsün bir de, ne olacak bu ülkede bizim geleceğimiz diye.



Hiçbirinizin söylediklerinde bana \"hadi canım olur mu\" falan dediren bir şey yok sanırım, hepiniz belli perspektiflerden haklısınız ve doğru şeyler söylüyorsunuz. Ama Ali Rıza\'nın başlatır gibi olup sonra vazgeçere benzediği bir başka perspektif üzerinde özellikle durmak istiyorum. Yani bizim kendimizle ilgili yapacağımız şeyler üzerinde. Bence kendimize çuvaldız da değil dokuz numara şiş batırmamız gerekiyor (ve umarım şişler, numara büyüdükçe kalınlaşıyordur gerçekten, salladım çünkü). Ama \"biz adam olmayız\" arabeskiyle değil, gerçekten şapkamızı önümüze koyup düşünerek.



Ülke ve piyasa koşulları ne kadar belirleyici olursa olsun, alaylı veya mektepli, fark etmez, kendimizi geliştirmeye çaba göstermedikçe fazla bir şeyi değiştiremeyiz. Ben Türkiye\'de çevirmenlerin, okuma alışkanlığı bakımından diğer nüfus kesimlerinden çok ileride olduğunu zannetmiyorum mesela. E nesnesi dil olan bir işle uğraşıyorsak, bunun getireceği muazzam dezavantaj herhalde ortada. Aynı şekilde, yetiştiğimiz kültür bize, yine bu iş için çok önemli olan araştırma, arşivleme gibi konularda da çok fazla avantaj sunmuyor. KudoZ\'daki bazı olur olmaz sorular gösteriyor işte ne ölçüde araştırmacı olunduğunu. Yani şunu düşünün: Ben babamın doğum gününü bilmiyorum ve bu hiç ender rastlanan bir durum değildir ülkemizde. Hâlâ sağ olan kuşaklar içinde ya yaylaya göçüldüğü sıralarda, ya efendim ilk kar düşerken veya ekinler biçilirken doğmuş birçok insan var. Ne alaka demeyin? Şimdi bu ülkede ne kadar arşivci olunabilir? Aynı şekilde, hepimiz aynı eğitim sürecinden geçtik. Gözleri fıldır fıldır her şeye burunlarını sokma çağındayken sabah-akşam \"Türküm, doğruyum, çalışkanım\" diye bağırtılan çocuklar ne kadar araştırmacı olabilirler? Kültürün desteklemediği böyle özellikleri kişinin kendinde geliştirebilmesi gerçekten çok fazla, hem de sancılı çabalar gerektiriyor. Alaylı-mektepli tartışmasına girmiyorum (ben alaylıyım bu arada), çünkü üniversitelerin MT bölümleri hakkında böyle bir tartışmaya girebilecek kadar bilgim yok. Sizler ise devam edin, herhangi bir sonuca bağlanması beklenmemeli, ama yararlı bir tartışmadır. (Tartışmalar da sonuca bağlansın diye değildir zaten.) Yalnız bana öyle geliyor ki resmi eğitim, yani mektepli olma durumu, kültürün desteklemediği böyle özelliklerin gelişmesi açısından sanıyorum alaylılık karşısında avantajlar sunar. Bir de sırf 9-18 çalışılmıyor diye (9-24 falan çalışılıyor zaten) uzaktan bakınca çok kebap iş görünebilir serbest çevirmenlik, ama muazzam sıkı bir disiplin gerektiriyor aslında. Bu da yine sancılı kişisel çabalara kalmış bir şey.



Sonra serbest çevirmenliğin kendine göre handikapları var. Dediğim gibi işin nesnesi dil, ve hepimizin bildiği gibi yaşayan, durmadan kıpırdayan, üç günde değişiveren bir şey. Yani aynı sindirim sistemine 587. defa bakıp aynı virüsün yol açtığı aynı ishale karşı aynı reçetesini yazan doktorun avantajına sahip değiliz. (Aklıma ishalden başka örnek gelmediği için kusura bakmayın; ayrıca doktorlar da hemen celallenmesin lütfen, aman da ne rahat mesleğiniz var bizim gibi sürünmüyorsunuz demiyorum burada.) Hep bir şeylerin ucunu kaçırmamaya özen göstermek gerekiyor. Sonra, yaptığımız işin hedef kitlesiyle anında ve birebir ilişki içinde değiliz. Diyelim bir tezgâhtar, ayakkabı satmaya çalıştığı müşteriyi falanca yaklaşımla bağlamaya çalışırken, müşterinin surat ifadesinden bunun tutmayacağını görüp derhal gerekli ayarlamaları yapabilir. Biz bu avantajdan da yoksunuz. O yüzden kendi yaptığımız işe dönüp dönüp bakmamız, hatta kendimize karşı acımasız olabilmemiz gerekiyor. Yoksa kendimiz yapar, kendimiz okur, kendi kendimize de hayran olup \"ben büyüğüm arkadaş\" diye çıkarız işin içinden. Bu anlamda çevirmenlik kadar mastürbasyona açık bir meslek daha yoktur belki de.



Türkçe çevirmenlerinin bir başka handikapı, dilimizin yüzyıllardır doğal bir şekilde gelişememiş olması. Bu dilde fazla bir bilimsel eser ortaya konmadığı için terminoloji gelişmemiş; yazısı oturmamış -ki 80 yıl bir yazının oturması için o kadar kısa bir süre ki zaten- her yeni siyasi iktidarın kendi imla kılavuzunu çıkardığı başka bir ülke daha var mıdır acaba? Daha geçenlerde KudoZ’da “hoşgeldiniz” veya “hoş geldiniz” ayrı mı bitişik mi yazılır, o tartışıldı. Biz çevirmenler, bu kadar basit, gündelik, sıradan bir kelimenin nasıl yazılacağını tartışmak zorunda kalıyoruz. E bir de işin sosyal haklar ve telif hakları falan kısmı var. Ben nispeten şanslı bir kuşaktanım. Benden önceki kuşaktan çevirmenlerin, çevirdiği kitabın yeni baskısının parasını almak için başvurduğu yayınevinden “vermiyoruz” dışında bir cevap alamadığını çok duymuşumdur. Hepimiz tamamen korunmasız ve kendi dışımızdaki koşulların insafına kalmış bir vaziyette çalışıyoruz. Yani bu yakınmaların, eleştirilerin falan sonu yok. Bireysel düzeyde yapılması gereken, önce ben herhangi bir nedenle (zevk, ek gelir vb) çeviri mi yapıyorum, yoksa çevirmen miyim sorusuna cevap vermek ve cevap ikinci şıksa –ki buralarda didinip durduğumuza göre ProZ’da herkesin cevabı ikinci şık olsa gerek- profesyonel bir şekilde kendini geliştirmek için bütün bu olumsuz faktörlere rağmen çaba göstermek sanıyorum. Bu profesyonelleşme ilerledikçe diğer koşulların değişmesini zorlayacak gücü de bulacağız. Yoksa iş sızlanmakla olmuyor, alın işte, lafın ucunu kaçırdım, konuyu dağıttıkça dağıttım, lafımı bağlayamıyorum bile... bitmiyor ki...


[addsig]
Collapse


 


To report site rules violations or get help, contact a site moderator:


You can also contact site staff by submitting a support request »

Arkadaşlar, ağır olun da molla desinler [Mod: MT Bölümleri 1]


Translation news in Türkiye





TM-Town
Manage your TMs and Terms ... and boost your translation business

Are you ready for something fresh in the industry? TM-Town is a unique new site for you -- the freelance translator -- to store, manage and share translation memories (TMs) and glossaries...and potentially meet new clients on the basis of your prior work.

More info »
CafeTran Espresso
You've never met a CAT tool this clever!

Translate faster & easier, using a sophisticated CAT tool built by a translator / developer. Accept jobs from clients who use Trados, MemoQ, Wordfast & major CAT tools. Download and start using CafeTran Espresso -- for free

Buy now! »